Alıç Sirkesi faydaları nelerdir konusundan bahsetmeden önce alıç nedir kısaca değinelim.
Alıç Nedir?
Yemişen olarak da anılan kırmızı alıç (Crataegus monogyna), gülgiller (Rosaceae) familyasından bir alıç türüdür. Kırmızı alıç dışında, turuncu ve sarı renkte olan alıç çeşitleri de mevcuttur. Ormanlarda yetişir ve boyu 7 metreye kadar uzayabilen dikenli bir ağaçtır. İlkbaharda, nisan ve mayıs aylarında kokulu beyaz ve pembe çiçekler açar. Meyveleri 6–10 mm çapında kırmızı ya da esmer kırmızıdır. Meyvelerinden reçel, marmelat, macun ve sirke yapılır. Vücudun yapı taşları olan, Sıtasterin, adenozin, adenin ve guanin içerir. Antioksidan ve C vitamini açısından oldukça zengin olan alıç, yüzyıllar boyunca sindirim problemleri, kalp yetmezliği ve yüksek tansiyon için bitkisel bir ilaç olarak kullanılmıştır. Ayrıca, geleneksel Çin tıbbının önemli bir parçasıdır. Alıç, güçlü antioksidan olan Flavon türevleri ve triterpen türevleri de bulundurmaktadır. Dikenleri nedeniyle toplanması epey zor olan alıç, bu özelliği ile sirkesini de değerli kılar.
Alıç Sirkesi Faydaları Nedir ve Alıç Sirkesi Ne İşe Yarar?
Alıç sirkesi faydaları,kalp ritim bozuklukları (arrhythmias), sinirsel kalp çarpıntıları, kalp yetmezliği, ağır enfeksiyon hastalıkları sonrasındaki kalp kasları güçsüzlüğü, kalp krizi sonrası, yüksek kan basıncı, damar sertliği yabani alıç sirkesinin kullanım alanlarıdır. Ama sabırlı ve disiplinli olmak gerekir.
Ayrıca kalp ve damar rahatsızlıklarına yakalanma olasılığını düşürdüğü bildirilmiştir. Kanın sağlıklı bir şekilde dolaşmasına yardımcı olan yemişen sirkesi, bu özelliği sayesinde damar tıkanıklığı ,kalp krizi gibi ani ve ciddi gelişebilen kalp ve damar rahatsızlıklarından koruyor. Bu doğal sirke, hafızayı güçlendirme, kalp ritmini düzenleme, sakinleştirme, idrar söktürme ve enerji verme gibi sağlık açısından çeşitli faydalar barındırmaktadır.
Yemişen sirkesi, kalbi koruyan ve kalp ve damar sağlığını destekleyen flavonoidler içerdiği için, damar sertliği rahatsızlığı olanlarca da sıklıkla tüketilmektedir. Ancak şunun altını çizmekte yarar vardır: Alıç sirkesi damar açar mı sorusunun yanıtı, mucizevi bir etki beklenmemelidir şeklindedir. Alıç sirkesinin kalbe faydaları arasında kan dolaşımını hızlandırma, kalp kaslarını güçlendirme, damar genişletme ve damar açılmasına yardımcı olma sayılmakta ancak ürün tedavi amaçlı değil, düzenli tedaviye ek olarak kullanılabilir. Kalp dışında, mide rahatsızlıklarının hafifletilmesi, mide krampları ve hazımsızlık için de kırmızı alıç sirkesi kullanılabilmektedir. Aluç sirkesinin sakinleştirici etkisi anksiyete ataklarında çabuk yatışma sağlayabilmektedir. Yüksek tansiyonu kısa sürede dengeleme etkisi bilinir.
Alıç Sirkesi Nasıl Kullanılır?
Alıç yani yemişen sirkesi birçok alanda kullanılabilmektedir. Tedavi edici olarak değil, destekleyici şeklinde kullanılması tavsiye edilen doğal üründür ve doğanın mucizevi şifasını evinize getirir. İçerisindeki doğal alıç meyveleri, maya ve meyvelerin etkisi ile vücuda iyi gelen alıç sirkesi kullanımı kolaydır. Salataların içinde konularak yada içilerek kullanılır.
Alıç sirkesi aç karnına mı içilir tok karnına mı? Aç veya tok karnına içilebilir. Sirkeyi sek olarak içmek, asidik formu nedeniyle mide sorunlarına yol açabileceğinden tavsiye edilmez. Günde bir veya iki kez tüketilebilir ancak iki alım arası yaklaşık 8 saat olmalıdır ve su ile karıştırılarak içilmesi önerilir. Bir çay bardağı suya bir tatlı kaşığı alıç sirkesi eklemek tavsiye edilir. Oldukça yoğun ve etkili olan alıç sirkesinin çok fazla kullanımı tansiyon düşüklüğüne neden olabileceğinden tavsiye edilen miktarları aşmamak çok önemlidir. Alıç sirkesi nasıl saklanmalıdır: Karanlık, nemsiz, oda sıcaklığındaki koşullarda tutulmalıdır. Alıç sirkesi sık sık tortu yapabileceğinden içindeki beyaz birikintiler ara sıra süzülerek temizlenebilir.
Önemli Not:
Yazımızda yer verdiğimiz bilgiler farklı kaynaklardan derlenerek oluşturulmuştur. Sizlere öneri ve bilgi vermek amaçlanmıştır. Bu yazıdaki içeriğin, kesin teşhis ve tedavi özelliği bulunmamaktadır. Herhangi bir sağlık sorunu karşısında mutlaka doktorunuza başvurmanız gerektiğini ve doktorunuzun önerdiği tedavi yöntemini uygulamanız gerektiğini önemle hatırlatırız.
